
HOYRATTAN BAYATIYA[1]
Kasım Sarıkahya
İnsanlar, toplumlar arası kültürel, siyasi, ekonomi, bilimsel ve dostluk ilişkilerin kurulmasını sağlayan ve düzene koyan kültür ve medyadır.
Dilleri tarihleri kaderleri bir olan toplumlar arasında bağlaşmayı kökleştirmek pek önemlidir. Bu durumlar var oldukça, yakınlaşmalar, kaynaşmalar ve iş birliği alanları çalışmaları sağlam ve yapıcı olur yakınlaşmaların sonucu aynı kök ve damardan gelen Irak Türkleri ile Azerbaycan halkları arasında tarihin derin çağlarından bu yana kopmaz sıkı yakınlık bağ, her iki toplumun birbirlerine kenetlenmiştir.
Çağımızda bu ilişkilere daha geniş yer verilerek güçlülük kazandırıldı, her geçen gün biraz daha derinleşiyor ve gelişiyor güzel aydınlıklara doğru boyutunu almaktadır.
Azerbaycan halkı ile Irak Türkleri arasında kader birliği ayrılmaz bir bütündür, onların sevinci, mutluluğu, üzüntü ve kaderi bizim mutluluğumuz ve kederimizdir.
Azerbaycan şair ve yazarların yapıtları bizim toplum ve kültür çerçevesinde büyük yer tutmuştur ki, halkın kültür, ürünleri biri diğerine iyice tanıtılmıştır.
Törelerimiz, geleneklerimiz, dil köklerimiz birdir. Bunun içindedir ki, halkımız ve yazarlarımızın Azerbaycan ve halkına olan sonsuz sevgi duyguları bundan kaynaklanmıştır.
Elinizde bulunan bu güzel yapıt Araştırmacı şair Faruk Köprülü’nün göz nuru ve Azerbaycan’ı görmeden bu ülkeye ve halkına karşı taşıdığı büyük ve coşkulu duygularıyla Azerbaycan’ın görkemli şair ve şehir itmalarını Bayatlılarına sığdırmış bir destan haline getirmiştir.
Şairin bu uzak hayal görüşleri gerçek olarak dörtlüklerini güzel sözcüklerle süslediği gibi, çağımızın verileri ışığında görülen halk edebiyatı ürünü (Horyatlar) bayatılar bilimsel temelde ele alınmış ve düşünsel olarak işlenmiş Horyatın dilini çözmek, yazıldığı amaç ve düşünce okurun belliğine yerleştirilmeye çalışılmıştır.
Irak Türkleri halk edebiyatının önemli bir kolunu oluşturan (horyat) veya Bayatlıların toplum arasında özgü bir yeri var. Kahramanlık yiğitlik, yurt sevgisi, aşk, özlem gurbet, acı, keder baba ocağından ayrılmak, gelenek ve göreneklere, toplum arasında yaşanan olaylar aksaklıklar Horyatın ana kaynağı olmuştur. Daha net bir gerek sinmden doğmuştur.
Araştırmacı şair Faruk Köprülü Azerbaycan’ın kopmaz bir parçası olan dağlık Karabağ’da küstah ermenilerin işledikleri soykırım cinayetlerini bayatı arasında yerleştirmek gözünden kaçmamıştır. Yanısıra Azerbaycan kültür adamları şehir, ırmaklarının adlarına geniş yer vermişlerdir. Ayrıca Türkistan cumhuriyetindeki şehir ve kimi şairlerin adlarına Irak Türkmeneli şehirlerin adlarını dörtlüklerinin kanatları arasına sığdırılmıştır.
Bilindiği gibi Irak Türkmenleri ile Azerbaycan arasında yakın dostluk ve kültür ilişkilerin perçinleşmesinin ilk sağlayan yarlığınmış gazeteci, ressam Dr. Sinan Sait’in büyük katkısı olmuştur. İlk adımın meyvesi olan bu ilişkiler, giderek yeni boyutlar kazandı. Bunun ardından Azerbaycanlı Profesör Gazanfer Paşayev’in Irak’ta altı yıl çalışmalarda bulunduğu sürece Iraklı kimi Türkmenlerle dostluk ilişkileri kuruması ve Irak Türkleriyle ilgili yapıtlarını hazırlayıp ortaya koyması iki toplum arasında ilişkilerin derince kökleşmesine iyice yardım olmuştur.
1970 yıllarında Türkmen kültür müdürlüğü ve Türkmen edebiyatçılar Birliğinin korumaları iki kardeşi toplum arasında sosyal, toplumsal ve kültür ilişkilerin geliştirmesinde bir köprü döşedi. Şair Dr. Abdüllatif Benderoğlu’nun sürekli Azerbaycan’a gidişi ve orada kültür çevresiyle ilişkileri kurması iki toplumu birbirine daha çok yakınlaştırdı. Ayrıca Iraklı Türkmen şair ve yazarların Azerbaycan’a ve halkına olan sevgi bağları iki toplumun kaynaştırmıştır. Hele hele araştırmacı yazar Ata Terzibaşı Azerbaycan kültürü ve sanatına özge sayısız yazılar ve incelemeler yayınlaması ili toplumu gerçek olarak birbirlerine bağlamıştır.
Terzibaşı Azerbaycan kültürüne ve sanatına en çok ışık tutan kültür adamlarımızdan biridir. Ayrıca şair Ali Marufoğlu, Kasım Sarıkahya, Faruk Köprülü, Abdüllatif Benderoğlu, Mehmet Bayat, Şemsettin Küzeci olduğu gibi yazarların yazı ürünlerinin yer alması iki toplum arasında kültür devriminin canlanmasına destek vermiştir.
Gazeteci yazarımız Şemsettin Küzeci son dönemlerde kültür verilerinde Irak Türkleri ile Azerbaycan arasında bulunan kültür ilişkilerine yaratıcı canlılık kazandırılması bu ilişkileri daha da yakınlaştırmıştır. Küzeci’nin bu çalışmaları takdir edilerek “Fahri Doktor “unvanını almayı hak etmiştir. Bunun yanı sıra Azerbaycanlı bilim ve kültür dostlarımızdan Profesör Elçin İskenderzade ve Ekber Qoşalı Beylerin kültür verilerimize uğraşları ve sevgi duyguları taşımaları büyük anlamlar taşır. Bunları kutlamak ve değerlendirmek ulusal bir borçtur.
Yazımı noktalamadan önce araştırmacı şair Faruk Faik Köprülü’nün bu güzel yapıtı Azerbaycan ve halkına karşı beslediği derin sevgi duygusunun bir meyvesi olarak bayatı (horyat)larında dile getirmiştir. Şair, bu güzel anlamları ve geniş duygu taşıyan bayatıları Azerbaycan halkına ve “Ne Mutlu Türk’üm Diyenlere” armağan etmiştir.
Şair Köprülü’ye çalışmalarında verilerinde başarılar dilerim.
[1] Kasım Sarıkahya, Faruk Faik Köprülü’nün Hoyrattan Bayatıya kitabının önsözü. Kerkük, 2007